Yaklaşık bir kaç haftadır İstanbul’da bir film çekme münasebetiyle Fatih ilçesinde sürekli yolların kesildiği ve halkın rahatsız olduğu haberlerini duymuşsunuzdur.Başlarda meselenin aslını ve teferruatını bilmediğimden çok da umursamadım, hatta izdiham olur düşüncesi ile mutat Topkapı Sarayı/Sakal-ı Şerif ziyaretlerimi tehir ettim.
Umursamadım demiştim ta ki bu film çekim meselesi kapımın önüne kadar gelinceye ve tafsilatlı malumat elde edinceye kadar! Zira salı gecesinden beri evimin çevresinde büyük bir abluka var, mahallemiz adeta James Bond’a satıldı! Abartmıyorum, şöyle ki; polisler, sokakları polis bariyeri ile kapatırken “Hayırdır memur bey” sualime karşılık memurlar ile aramızda şöyle bir konuşma geçti;
– “Film çekimi için tedbir alıyoruz, sokaklar temizlendi, kirlenmesin ve kimse girmesin diye kapatıyoruz” dedi.
– “Peki ulaşım nasıl olacak? Zaten bir haftadır halkı bezdirdiler” sualimin üzerine, memur;
– “Adamlar parasını peşin verdiler!” diye güldü.
Bu cevap ile kaskatı olup, evimi işaret ederek bariyeri aştım ve evime girdim.
Şuan bu satırları yazarken dışarıdaki gürültüyü ve evlerine giremeyen vatandaşlarımızın kavga seslerini işitiyorum.
Bir kaç haftadır mağdur olan insanlar ve buna rağmen insanları evlerine dahi sokmayacak kadar alınan tedbirler, kavgalar ve mahalle halkına yapılmayan temizlikler bana 2 sene önce hepinizin de şahit olduğu bir meseleyi hatırlattı.
Malumunuz 2010 yılının ekim ayında Hindistan’daki bir üniversite “İslam’a Üstün Hizmet Ödülü” vermek üzere yaptıkları araştırma sonucunda ömrünü İslam’a hizmete adamış Mahmud Ustaosmanoğlu Hoca Efendiye bu ödülü takdim etmek istemişti.
Bu takdim için ise Ataköy’de ki Sinan Erden Spor Salonu gerekli tüm izinler alınarak kiralanmıştı. Lakin programa çok kısa bir süre kala müfteri medyanın vesilesi ile emniyet müdürlüğü tarafından program iptal edildi.
Şimdi değerlendirelim; Bu vatanın evlatlarına özellikle ömrünü İslam’a ve insanların faydası için harcamış insanlara, bütün izinler ve resmi şartlar yerine getirilmiş iken, iptaline hiç bir resmi gerekçe ve delil yokken, ücret teslim edilmiş, 400 kadar dünyanın her yerinden alim ve Türkiye’den bir o kadar kişi davet edilmişken, şehrin yoğun olan bölgelerinden uzak, kimseyi rahatsız etmeyecek derecede olan bir yerde iptal edilen bir program ve insanların özgürlüklerine kısıtlama getirecek kadar, bir kaç haftadır bir çok rahatsızlıkların yaşandığı bir film çekimi için kapatılan halka ait umumi yollar, sokaklar, mahalleler! Tarihi eserlerimize ve tarihi dokuya verilen zarar ve maddi hasarlar! Bu reva mıdır?
Mevzu bahis olan filmin prodüktör firmasının haftalarca sürecek olan tahribatı ve halka zararı ile kendi halinde, insanlara ömrünü adamış kişilerin, şehre uzak bir mekanda ve bir günlük programını kıyas etmek pek akıl işi değil zira bir tarafta bir günlük kiralanmış bir spor salonu diğer yanda aşağıdaki tarih ve yerlerde kapatılan yollar;
”06.00-20.00 saatleri arasında 14 Nisan Cumartesi günü Eminönü’nde Büyük Postane Caddesi, Postane Yanı Sokak, Fındık Remzi Sokak ve Şeyhulislam Hayri Efendi Caddesi, 18 Nisan Çarşamba günü Bankacılar Sokak, 19 Nisan Perşembe günü Bankacılar Sokak, 25 Nisan Çarşamba günü Balat’da Kiremit Caddesi, Çırak Sokak, Kazancı Selim Sokak, Cerrah Kerim Sokak, Usturumcu Sokak, Nakkaş Haydar Sokak, Fetih Sokak, Alay Sokak, 26 Nisan Perşembe günü Eminönü’nde Bankacılar Sokak. 28 Nisan Cumartesi günü 06.00-20.00 saatleri arasında Eminönü’nde Meydan Sokak ve Bankacılar Sokak, aynı gün 05.00-10.00 saatleri arasında Asmaaltı Caddesi, Kalçin Sokak, Kızılhan Sokak, Ragıp Gümüşpala Caddesi (meydan yanında kalan kısım ek şerit olarak). 06.00-20.00 saatleri arasında 30 Nisan Pazartesi günü Eminönü’nde Meydan Sokak, Bankacılar Sokak, 2 Mayıs Çarşamba günü Meydan Sokak, Bankacılar Sokak, 3 Mayıs Perşembe günü Meydan Sokak, Bankacılar Sokak, 4 Mayıs Cuma günü Balat’ta Kiremit Caddesi, Çırak Sokak, Kazancı Selim Sokak, Cerrah Kerim Sokak, Usturumca Sokak, Nakkaş Haydar Sokak, Fetih Sokak, Alay Sokak, 5 Mayıs Cumartesi günü Eminönü’nde Büyük Postane Caddesi, Postane Yanı Sokak, Fındıkçı Remzi Sokak ve Şeyhulislam Hayri Efendi Caddesi.”
kısacası; bu vatanın hacısına hocasına verilmeyen yerler James Bond’a verilir olmuş.
Peki ya Neden? Sizde merak ediyorsunuz değil mi?
– Önümüzün kesilmemesi için ismimizin Daniel Craig olması mı gerekiyor?
– Ecdat yadigarı çarşılarımızı, mekanlarımızı ve güzel Fatih’imizi kaç paraya sattınız?
– Kapalıçarşı’nın çatısında motor sürmek için A2 ehliyetinin yanında başka ne gibi şartlar gerekiyor?
– Peki bizim Fatih / Balat Mahallesi’ni kapatıp düğün yapabilmek için kaç para vermemiz gerekiyor?
– Bu rezalete son vermek için nasıl resmi bir yol izleyebiliriz? Yoksa “Yeni Cami”deki çekimler sırasında okunan ezandan rahatsız olan ve isyan eden İngilizleri, 24 saatte kurdukları seti 10 saniye de dağıtması üzere bir fırtına daha bekleyip yine seti dağıtması için Allah’a dua mı edelim?
Yazık çok yazık…
Bilahare bu rezalete sebep olan mercileri, bilhassa Fatih Belediyesi’ni esefle kınar, bir daha ki seçimlerde mahalle muhtarı bile olamamalarını temenni ederim…
Etiketler:james bond, skyfall
