Vehhabiler Selefi midir? Vehhabileri Tanıyalım
Vehhabîler Gerçek Selefî Değildir
Mekke-i Mükerreme müftüsü İbn Humeyd en-Necdî el-Hanbelî (ölümü hicrî 1295) “Es Suhubü’l-Vabile ‘alâ Daraihi’l Hanabile” adlı kitabında Vehhabîliğin kurucusu Muhammed İbn Abdilvehhab’ın babası Abdülvehhab hakkında övücü ifadeler kullanmaktadır. Oğlunu ise övmüyor ve babasının, onun şerlere sebep olacağını önceden haber vermiş olduğunu bildiriyor.
Bilindiği gibi Muhammed İbn Abdilvehhab’ın kardeşi Süleyman da bir din alimiydi, Ehl-i Sünnet mezhebine mensuptu ve aşırılıklara kaçan kardeşini tenkit sadedinde “Faslü’l-Hitab fi’r-Reddi ‘alâ Muhammed ibn Abdilvehhab” (Bu eser başka adlarla da anılmaktadır) adında bir kitap yazmıştır.
Yirminci asrın başlarında Arabistan’ın Necid bölgesinde hâkim olan, İslâm dünyasının bazı yerlerinde önemsiz azınlıklar teşkil eden Vehhabîlik bugün neredeyse Ehl-i Sünnet İslâmlığının yerine geçmiştir. Bu yayılmada petro-dolarların tesiri olduğu inkar edilemez.
Vehhabîler kendilerine bu adın verilmesinden hoşlanmazlar, Selefî kelimesini tercih ederler. Acaba onlar gerçekten Selef-i Sâlihîn efendilerimizin devamı mıdır? Ehl-i Sünnet uleması bu yakıştırmayı kabul etmez. Onlar İbn Teymiyye ve İbn Kayyım el-Cevziye’nin yolundan gitmektedir.
Vehhabîler Ehl-i Sünnet’in, inanç meselelerinde iki imamı olan İmamı Eş’arî’yi ve İmamı Mâturidî’yi kabul etmezler onları “ehl-i zeyğ” olmakla suçlarlar.
Vehhabîler, müteşabih ayet ve hadîsleri, İslâm’ın tenzih akidesine uymayacak şekilde anlayarak ve yorumlayarak doğru yoldan çıkmışlardır.
Sağlam din kültürüne sahip olmayan din kardeşlerimiz şu hususları bilmeli ve öğrenmelidir.
1. İslâm’da Cadde-i Kübra (en geniş ana cadde) Ehl-i Sünnet’tir.
2. Vehhabîlik usûle (Dinin temellerine) ait birçok konuda Ehl-i Sünnet’ten ayrılmıştır.
3. Ehl-i Sünnet ulema ve fukahası Vehhabîliği red ve cerh etmişlerdir.
4. Mantıken bu ikisinden sadece biri haktır. Usulde ihtilafları olan ikisinin de hak olması mümkün değildir.
5. Vehhabîler tevessül, kabir ziyareti, müteşabihatın manalandırılması ve anlayışı gibi konularda Ehl-i Sünnet’e zıt düşmüşlerdir.
Ehl-i Sünnet uleması Vehhabîliği red, cerh, tenkid, çürütme konusunda binlerce kitap, risale, ilmî makale yazmışlardır.
Vehhabîlik, Resul-i Kibriya aleyhi ekmelüttahaya efendimizin haber verdikleri üzere, kendisinden sonra zuhur eden 72 bid’at fırkasından biridir.
Müslümanların arasında fitne ve fesat çıkmaması için Vehhabîlerin ülkemizdeki dâvetlerine son vermelerini istiyoruz.
Ehl-i Sünnet’in bazı noktalarda şirke, küfre, bid’ate, dalalete saptığını iddia etmeye devam ederler, bu konudaki yoğun propagandalarını sürdürürlerse biz Sünnîler de dinimizi ve mezhebimizi savunmak zorunda kalacağız. Fitne ve fesadın sorumluluğu bize değil, onlara ait olacaktır.
Ehl-i Sünnet şu konularda ve hususlarda haktır, doğru yoldadır:
1. Tevhid akidesinde…
2. Allah’ı kemal sıfatlarla tavsif etmek ve noksan sıfatlardan tenzih etmekte…
3. Tevessül ve istigase konusunda…
4. Kabir ziyaretinde…
Muvahhid bir mü’mini şirkle itham etmek çok korkunç ve dehşet verici bir suçlamadır. Bu konuda ibtizale ve genellemeye gidilmemelidir.
La İlahe İllallah Muhammedun Resulullah diyen, beş vakit namaz kılan mü’minleri şirkle, küfürle suçlayıp onların kanlarını heder, mallarını helal kabul etmek büyük bir zulüm ve sapıklıktır.
Etiketler:abdulvehhab, selefi, selefiler, suud, vehhabiler kimdir